ERTUĞRULGAZİ İLKOKULU
2016-2017 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI
ORMAN HAFTASI KUTLAMA PROGRAMI
Sayın Müdürüm, değerli öğretmen arkadaşlarım ve sevgili öğrenciler; bugün geleceğimizin devamı olan ormanlarımızın günü olan Orman Haftasını kutlamak için toplanmış bulunmaktayız.
Okulumuz öğrencilerinden………………………. günün anlam ve önemini belirten konuşmasını yapmak üzere kürsüye davet ediyorum.
3A Sınıfı öğrencilerinden ……………………………… “İğde Ağacı” adlı Atatürk’ün anısını bize aktaracaktır.
1A ve 1B Sınıfı öğrencileri ……………………………. ……………………………………. “Orman” adlı şiirleri okuyacak
2A Sınıfı öğrencileri ……… …………………. “Tohumlar Fidana” adlı şarkıyı okuyacak.
2B Sınıfı öğrencilerden ………………………….. “Alkışlar” adlı şiiri okuyacak.
3B Sınıfı öğrencilerinden ……………………………. “Fidan Dikme Zamanı” adlı şiiri okuyacak.
4A Sınıfı öğrencilerinden ……… …………………. “Ağaç Diyor Ki” adlı şiiri okuyacak.
4B Sınıfı öğrencilerden ………………………….. “Ağaç Sevgisi” adlı şiiri okuyacak.
3A ve 3B sınıfı öğrencileri bilmece soracaklar.
Orman Haftası münasebetiyle düzenlenen program sona ermiştir. Arz ederim.
Sunan
ORMAN HAFTASI
(21 – 26 Mart)
Sevgili öğrenciler!
Büyüklerimiz, yaşadığımız yerlerin eskiden hep orman olduğunu söylerler. Pekâlâ, ne oldu o ormanlara?
Nüfusun hızla artması, beslenmek için yeni kaynaklar bulmak, tarla açmak, evler, oteller yapmak, sanayileşmek gibi nedenlerle o ormanları yok ettik. Kestiklerimizin yerine yenilerini dikmeyi hiç düşünmedik. Bunun sonuncunda doğal dengeler bozuldu, yaşamı ormana bağlı olan birçok bitki ve hayvan türü yok oldu. Ormanların hızla tükenmesi bir dünya sorunu haline geldi. Daha fazla zarar vermemek, ormanların önemini anlatmak, ağaç dikme kampanyaları başlatmak, doğal dengeyi korumak amacıyla Birleşmiş Milletler 1971 yılında 21 Mart’ın Dünya Ormancılık Günü olarak değerlendirilmesini kararlaştırdı. Yurdumuzda da 1971 yılından itibaren 21 Mart günü başlayan hafta Orman Haftası olarak belirlendi.
Sevgili öğrenciler!
Yararları sayılamayacak kadar çok olan ormanlarımızı her türlü tehlikelerden (yangın, kesmek v.s) koruyalım. Mecbur kalırda bir ağaç kesersek yerine en az on ağaç dikmeye çalışalım. Ormanları yakanları, kesenleri hiçbir zaman affetmeyelim. Bir ağacın günde yüz kişiye yetecek kadar oksijen ürettiğini unutmayalım. Kısaca, ormanlar yurdun akciğerleridir. Kanser etmeyelim!
İĞDE AĞACI
Atatürk, ağaçsız yurt topraklarından üzüntü duyardı.Aşağıda onun ağacı nasıl sevdiğini belirten bir yazı okuyacaksınız.
Atatürk tabiatı ve ağacı çok severdi. Ankara´daki Orman Çiftliğini boz topraktan ormanlık haline soktu. Ağaçların dikilişini, tutuşunu, büyüyüşünü adım adım kollardı. Akköprü tarafından çiftliğe giden yolun etrafındaki boş topraklar meyvelik olmuştu. Bir gün bu meyvelikten geçerken birdenbire şoförüne :
— Dur dedi.
Arabadan inerek orada bulunanlara :
— Burada bir iğde ağacı vardı, ne oldu? diye sordu. Kimse iğde ağacını bilmiyordu. Atatürk´ün biraz önceki neşesi kalmamıştı. Çünkü çiftliğin ilk çorak günlerinin yeşilliği sökülüp atılmıştı. Yol boyunca hep iğde ağacını aradı.
— İğde, yaşlanmış ve çelimsiz bir ağaçtı. Fakat yaşıyordu. Baharda güzel kokular veriyordu, diye sızlandı.
Atatürk, İstanbul´daki büyük ağaçtan gördükçe :
— Bunlar da güzel ama, ben yapraklarının ve dallarının her yıl ne kadar büyüdüğünü gördüğüm ağaçlarımı seviyorum, derdi.
Vatanı yeşil ve bayındır görmek için çok çalıştı. Yalova´yı, Florya´yı o değerlendirmişti. Bursa´yı bir kaplıca şehri yapmak için uğraşıp durmuştu. Planlı Ankara onun fikri idi.
Çankaya´daki bahçesini yapan memur şu fıkrayı anlatmıştı.
Bahçeyi dolaşıyorduk. Çok ihtiyar ve geniş bir ağaç Atatürk´ün geçeceği yolu kapıyordu. Ağacın bir yanı havuz, bir yanı dik bir yokuştu. Atatürk ağaca yaslanarak güçlükle karşı tarafa geçti. Atıldım,
— Emrederseniz hemen keseyim, efendim, dedim.
Yüzüme baktı:
— Sen hayatında böyle bir ağaç yetiştirdin mi ki keseceksin? dedi.
F. Rıfkı ATAY
Doğanın Akciğeri Ormanlar
Ormanlar bir ülkenin akciğerleri ve en büyük zenginlik kaynağıdır. Kullandığımız kalem, okuduğumuz kitap, yazdığımız defter, oturduğumuz sandalye, yemek yediğimiz masa ve daha saymakla bitiremeyeceğimiz yüzlerce ihtiyacımızı ormanlardan karşılarız. Bizim için orman, hava gibi, su gibi, ekmek gibi ihtiyaç duyduğumuz doğal kaynaklardandır.
Binlerce bitki, hayvan türünün yaşadığı ormanların faydalarını saymakla bitiremeyiz. Her orman birer oksijen ve yağmur fabrikası gibidir. Ormanlarını bilinçsizce tüketen ülkeler, sadece çölleşmekle kalmazlar, sahip oldukları en değerli şeyi ve en büyük doğal zenginliği de kaybetmiş olurlar.
Ormanları korumak hepimizin görevidir. Ağaç dikerek yeni ormanlar oluşmasını sağlamalıyız. Ormanların en büyük düşmanı insanlardır. Tarla açmak için ormanı yok eden de, attığı sigara izmariti ya da yaktığı ateşle koca bir ormanı yakıp kül eden de insandır.
Ormanların çoğaltılmasında bizlerin de katkısı olabilir. Orman işletmeleri ya da belediyelere müracaat ederek ağaçlandırma çalışmalarına katılabiliriz.
ORMAN
Sen insansın, o ağaçtır,
Suya, ışığa, sevgiye
Bir insan kadar muhtaçtır;
Ağaçların şehri orman.
Onu ne yak, ne sök, ne kır.
Bir dal kopardığın zaman.
Gizli bir sesle hıçkır..
Her orman yurda bir ordu
Ormanı iyi koru..
ORMAN
Dağların örtüsü,
Doğanın süsü,
Oduncunun öyküsü,
Her şeyimizdir orman.
Hayvanların yuvası,
Dedemin asası,
Oksijen tarlası,
Her şeyimizdir orman.
Renklerin her çeşidi,
Sobamızın güneşi,
Garibanın aşı- işi,
Her şeyimizdir orman.
TOHUMLAR FİDANA (ŞARKI)
Tohumlar fidana
Fidanlar ağaca
Ağaçlar ormana
Dönmeli yurdumda
Yuvadır kuşlara
Örtüdür toprağa
Can verir doğaya
Ormanlar yurdumda
Bir tek dal kırmadan
Ormansız kalmadan
Her insan bir fidan
Dikmeli yurdumda
Yuvadır kuşlara
Örtüdür toprağa
Can verir doğaya
Ormanlar yurdumda
ALKIŞLAR
Yeşil, sarıağaçlar,
Ağaçlarda var kuşlar,
Fidan dikene alkışlar,
Hepimizden hepimizden.
Sarısında alında,
Sallanırız kolunda,
Meyve olur dalında,
Yemek gelir içimizden.
Ağaç candır, yakıttır
Canlılara barınaktır,
Orman her şeye kaynaktır,
Sevmeliyiz kalbimizden.
FİDAN DİKME ZAMANI
Bak sevgiden bülbül güle naz etmiş,
Çiçek değil mi ki kışı yaz etmiş.
Hazan gelmiş, bak onu da tüketmiş,
Durma artık fidan dikme zamanı.
Bağa gül gelmiş de bağı şen etmiş,
Yağmur olup toprağını ten etmiş,
O gül, artık kalbimizde yer etmiş
Durma artık fidan dikme zamanı.
Köknar yana yatmış, cama yer etmiş.
Kurumaya inat etmiş, diretmiş.
Yaşı bilmem, altmış veya da yetmiş,
Durma artık fidan dikme zamanı.
Kimler gelip ağaçları katletmiş,
Selvi vardı, bak onu da yok etmiş,
Fidanlar kesilmiş, dağı çöl etmiş,
Durma artık fidan dikme zamanı.
AĞAÇ DİYOR Kİ
Ben küçücük bir ağacı
Yurdumun bir bahçesinde
Topraklar tüterken gölgem
Dallar da çiçeklensin de.
Her şeyimle yararlıyım,
İnsanoğluna dünyada,
Çiçeğim, yaprağım, gölgem
İri dallı zerdalimle.
Kuşlar mutlu şarkısını
Hep dalımda söylerler,
Şen arılar vızır vızır,
Kokuma koşup gelirler.
Sakın sakın dalımızı,
Çocuklar çekip kırmayın.
Çakınızla gövdemizde
Derin yaralar açmayın.
ORMAN
Orman yurdun temelidir,
Nesillerin evvelidir,
Her sanatın ilk elidir,
Ormandaki varlığa bak.
Orman memleketin süsü,
Hem ufağı, hem irisi,
Her dalında bir kuş sesi,
Ormandaki varlığa bak.
Çiçekler açar renk renk,
Dağları süsler gülerek,
Selleri önler emerek,
Ormandaki varlığa bak.
Gemi olur, suda yüzer,
Uçak olur, gökte gezer,
Kalem, kağıt neler yazar,
Ormandaki varlığa bak.
AĞAÇ SEVGİSİ
Kucak açarsın herkese
Bu dost, şu düşman demeden
İyilik yaparsın herkese
Bir karşılık beklemeden.
Güzel yurdumun süsüsün
Bulutlara dal uzatan
Kuru, yeşil örtüsüsün
Gölge veren, dal uzatan,
Ne kadar çok çeşidin var
Elma, armut, meşe, kavak
Tatsız geçer sensiz bahar
Sensiz toprak olur kurak.
ÖZLÜ SÖZLER
· Yaş kesen baş keser.
· Ormanlar ulusal servettir.
· Bakarsan bağ olur, bakmazsan dağ olur.
· Orman yurdun hem süsü, hem gücüdür.
· Orman bekçiyle değil, sevgi ile korunur.
BİLMECELER
Yağmuru çeker kendine,
Doyum olmaz rengine.
(Orman)
Yeşil iken taze gelin,
Kurusunu odun edin.
(Ağaç)
Yeşili var alı var,
Sayısız yararı var.
(Orman)
Yeşil giyinir yazın,
Soğuktan üşür kışın.
(Ağaç)
Ağaç düşmanı bilinir,
Ucu keskin bir demir.
(Balta)
Baharda açılır,
Hazanda saçılır
(Yaprak)